Kendini değersiz hissetmek Kendimizi neden değersiz hissederiz? Değersizlik birçok insanın sıklıkla problem yaşadığı alanlardan bir tanesidir. Bazı insanlar ilişkilerde sıklıkla kendini değersiz hisseder ve tetiklenirken bazı insanlar böyle bir problem yaşamazlar. Peki değersizlik inancı nelerden etkilenir? Çocukluk çağı travmaları, yaşanılan olumsuz deneyimler, ilişkilerde yaşanılan zorluklar, bakım verenlerle güvenli bir bağlanmayı kuramamış ve bağlanmayı onaramamış olmak, ilişkilerde duygusal olarak yeterince görülmemek, duyulmamak, ihtiyaçların karşılanmaması gibi durumları yaşamak; değersizlik inancını arttırabilecek faktörlerdendir. Çocukluğunda bakım verenleri tarafından yeterince sevilmemek, koşullu olarak sevginin gösterilmesi, duygusal olarak ihtiyaçların görülmemesi ve karşılanmaması gibi durumlar çocuğun kendisiyle ve ilişkileriyle ilgili ‘Sevilmeye değer değilim’, ‘Bende bir sorun var’ veya ‘Yeterince değerli değilim’ Gibi inançlar oluşturmasına sebep olabilir. Sosyal öğrenme teorisine göre de, insanlar çevresinde gördüğü tutum ve davranışları görür, özümser ve taklit ederek öğrenir. Dolayısıyla iki insanın birbirine olan tavırları, yaklaşımı, değerleri de ilk öğrendiğimiz yer aile ve çevremizdir. Ebeveynlerimizden gördüğümüz ilişki modeline göre bazen daha az ilgi gösterebiliyorken, bazen de tüm duygusal ihtiyaçlarımızı partnerimizin karşılamasını bekleyebiliyoruz. Bir kişiden bu kadar fazla beklentide olmak ise çoğunlukla hayal kırıklığını da beraberinde getiriyor (Gürel,2022). Bağlanma stilimiz ilişkilerimizi etkiler! Bowlby’ye göre bakım verenimizle kurduğumuz ilişki kendimiz ve ilişkilerle ilgili belli şemalar ve beklentilerin oluşmasını sağlar. Dolayısıyla bağlanma stilimiz ilişki içinde partnerimizden beklentilerimiz ve ilişkide kendimizi gördüğümüz konum ile ilgili yordayıcı olabilir. Bu sebeple oldukça önemli ve dinamik bir olgudur, yani her yaşta bağlanma stilimizi onarabiliriz Bakım verenlerimiz ile kurduğumuz bağlanma ilişkisi; yetişkinlik döneminde kurulan ilişkilerde de etkilidir ve onarım her zaman mümkündür. Ebeveynlerle güvenli bağlanamadıysak bile yetişkinlikte kuracağımız sağlıklı ilişkilerle bağlanma stilimizi onarabiliriz. Peki neden onarmalıyız? Güvenli bağlandığımız ilişkiler içinde olmak değersizlik gibi negatif inançlara panzehir niteliğindedir. Aynı zamanda bağlanma stillerimiz ilişki içerisinde davranışlarımızı, düşüncelerimizi de etkileyebilir. Güvenli bağlanmaya sahip bireyler ilişkilerinde tutarlı bir sevgi ve şefkat verebilir/alabilirken, kaygılı bağlanma stiline sahip bireyler ya çok fazla yakınlık kurar ya da kurmakta zorlanır, partnerlerinin her zaman orada olacağına dair inançları zayıftır. Kaçıngan bağlanan bireyler ise bağlılık geliştirmekte zorlanır ve yakınlık sinyallerini kendi sınırına müdahale olarak algılayabilir (Sürenkök,2020). Ebeveynlerimizle geliştirdiğimiz bağlanma stilleri yetişkinlik dönemi ilişkilerinde de devam eder. Bu konuda kendimiz ile çalışmak ve kendimizle ilgili içgörü sahibi olmak çok kıymetlidir. Çünkü bağlanma stiliniz ilişkide kendiniz ile ilgili değerinizi ve beklentilerinizi fazlasıyla etkiler. İlişkilerdeki olumsuz deneyimlerin değersiz hissetmeye etkisi Polivagal teoriye göre; insanın ilişkilenme içinde olması çok önemlidir, çünkü ilişkilerde incinir, ilişkilerde iyileşiriz (Devecigil,2020). Bireyi zorlandığı anlarda en hızlı regüle eden kaynaklardan biri de sevdiği insanlarla girdiği etkileşim ve sosyal destek ağıdır. Fakat bazen de ilişki içinde yaşadığımız olumsuz deneyimler kişinin kendisiyle ilgili değer, özgüven ve sevilmeye değer olma gibi konularla ilgili rasyonel olmayan şekilde düşünmesine sebep olabilir. İlişki içinde yaşanılan bazı olumsuz deneyimler de bu duruma sebep olabilir. Yeterince görülmeme, İlişki içerisinde duygu ve düşüncelerini yeterince ifade edememe veya edildiğinde de dikkate alınmaması, Fiziksel ve duygusal şiddete uğrama, Manipülasyonlara maruz kalma Love bombing (ilişkinin başında partneri kontrol edebilmek için partneri sevgiye ve ilgiye boğmak ve bir süre sonra bu sevgi ve ilgiyi kesmek), gaslighting (bireyi kendi kararlarını, davranışlarını sorgulamaya iten bir manipülasyon çeşidi), ghosting (nedensiz ve açıklama yapılmaksızın bir anda ilişki içinde iletişimi kesme) gibi durumları sık yaşamış veya yaşıyor olmak, İlişki içerisinde küçümsenmek, yaptıklarının değersizleştirilmesi, karşılaştırılmak, İstek ve ihtiyaçlarının karşılanmaması veya öncelikli olmaması gibi sıklıkla yaşanılan durumlar da bireyin kendisiyle ilgili değersizlik inancını geliştirmeye sebep olabilir. Değersizlik inancı ile nasıl baş edebiliriz? Kendiniz ile ilgili değersizlik inancınızın tetiklendiği alanlar ve kişileri bulmakla başlayabilirsiniz. Gün içinde değersiz olduğunuzu düşündüren kişileri, davranışları fark etmeye çalışabilirsiniz. Sağlıklı ve iyileştiren sınırlara sahip olmak çok kıymetli. Bazen sadece değersizlik inancını sürekli tetikleyen insanlar ve davranışlarını sınırlamak bile çok şey değiştirebiliyor. En basit sınır koyma davranışından en zoruna doğru bir sıralama yapıp bu sınırlar üzerinde çalışabilirsiniz. Sınır koymada kendinizi güçlü hissetmek oldukça önemli. Daha önce bu konuda kendinizi güçlü ve cesaretli hissettiğiniz zamanları hatırlamak yardımcı olabilir. O anlarda size ne iyi gelmişti? Sınır koyabildikten sonra kendinizi nasıl hissetmiştiniz? Bu sorular size olumlu kaynaklar olabilir. ‘Bana ne ve kim iyi geliyor?’ sorularını kendinize sık sık sormak lazım. Bazen çok emek verildiği için devam eden ama artık iyi hissettirmeyen ilişkiler de bu inancı arttırabiliyor. Kendine dönmek, kendini tanımak yapabileceğiniz en büyük yatırımlardan. Geçen zaman içinde istekleriniz, ihtiyaçlarınız değişebilir. Kendi istek ve ihtiyaçlarınızı karşılamaya önem veren bir yerde olmanız ve ilişkilerinizin de bunu destekler olması kendinizi değerli ve önemli hissetmenize yardımcı oluyor. İlişki içerisinde beklentilerinizin farkında olmak gerekiyor. Bazen ikili ilişkilerde partnerinizden beklentileriniz zamanında eksik kalmış tüm ihtiyaçlarınızı karşılamaya yönelik bir role girmesi olabiliyor. Burada beklentilerinizin farkında olmak ve bunu kontrol etmeye çalışmak anlamlı olabilir. Şimdiye kadar yaşadığınız ilişki yapılarını görmeye çalışabilirsiniz. Hep benzer kişiler ve döngüler varsa burada sizi çeken ne var onu görmeye çalışın. Eğer kaotik bir ilişki ortamında büyüdüyseniz sırf tanıdık olan daha güvenlidir diye düşünüp alışık olduğunuz kaosa sürüklenebilir ve benzer süreçler yaşayabilirsiniz. Döngüleri fark etmek ve kırabilmek için adım atmak önemli. Konu ilginizi çektiyse aşağıdaki kaynaklara göz atabilirsiniz, keyifli okumalar! Bağlanma- Amir Levine& Rachel Heller Bağlanma- John Bowlby İmkansız İlişkilerden Mümkün İlişkilere- Bahar Tezcan İyileştiren Sınırlar- İ. Volkan Gülüm Bağlantı Dansı- Harriet Lerner Yaşantı Psikoloji Kategori: Kişisel Gelişim Geri Dön