Cinsel terapi nedir?

Cinselliğin önemi: Kadınlarda ve erkeklerde cinsel işlev bozukluğu

Partner ilişkilerinde cinsellikle ilgili konular çok önemlidir. İlişkiler içinde kimi zaman yaşanan tatminsizlikler kişilerin kendilerine dönmelerine, kendilerini suçlu, başarısız, güvensiz hissetmelerine neden olabilmektedir. Bu durum çiftlerin cinsel ilişkiden kaçınmalarına, partnerlerinden uzaklaşmalarına, cinsel ilişkiden duydukların hazzın azalmasına neden olmaktadır.

Karşılanmayan ihtiyaçlarımızı karşılamak ve bunun için harekete geçmek bizim sorumluluğumuzdadır. Nasıl ki susadığımız zaman suyu bulmak için harekete geçiyorsak, ilişki için de sağlıklı ve tatminkar bir cinsel ilişkinin yollarını aramak için harekete geçmeliyiz.
 

Cinsel sorunlarda inançların önemi

Çocukluk çağından itibaren öğrenme yoluyla oluşan düşünsel yapılara inanç denir. İnançlar yeterli ve keskin açıklamalar olmasa bile sorgulamadan, değerlendirme yapmadan, hiçbir kuşku duymadan kabul edilen ve gönülden bağlanılan bilgilerden oluşur.

Cinsel problemlerin birçoğuna, inanç sistemimizde cinselliği konumlandığımız yer neden olur. Cinsellikle ilgili inançlarımız, onun hakkında yanlış bilgilenmemizi, gerçekçi olmayan beklentilere kapılmamıza neden olabilir. Bu da doğrudan cinsel performans sırasında olumsuzlukların yaşanmasına ya da cinsel işlev bozuklukları diye adlandırılan, sürekliliği olan psikolojik kökenli sorunlara neden olabilir.

Tabi ki tek sorun cinsellikle ilgili inanışlarda değildir. Cinsel ilişkiyi etkileyen diğer sorunlar arasında bireysel sorunlar, çiftler arasında iletişimsizlik, çatışma, çözülemeyen problemler, uyumsuzluk da yer alabilir. İdeal bir cinsel terapi seansı sadece cinsel ilişkiye odaklanmaz. Aynı zamanda çift ilişkisini bütün olarak ele alır.

 

Cinsel İşlev Bozukluğu

Erken boşalma

Cinsellik; duygusal, bilişsel ya da davranışsal olarak bir haz kaynağı olarak görülse de aslında türün devamı için doğuştan getirdiğimiz bir dürtüdür. Kişinin cinselliğinde yaşadığı bir sorun sadece kendini değil aynı zamanda partneri ile olan ilişkisini de etkilemektedir.

Boşalma cinsel bir reflekstir. Erken boşalma, cinsel yanıt döngüsünün bir kısmında problem yaşandığının göstergesidir.

Erkekte boşalma üç aşamada gerçekleşir: Birikme, atılma ve orgazm.

Erken boşalmada birikme veya atılma kısımlarında sorun yaşanır.

Cinsel ilişki sırasında kabul edilen norm, erkeklerin cinsel işlevlerinin farkında olarak istek ve uyarılma evrelerinin ve boşalma reflekslerinin üzerinde kontrol geliştirmeleridir.

Erken boşalmanın çok fazla kriteri yoktur. Cinsel ilişkiden alınan hazzı etkileyici bir düzey ve en önemlisi boşalma üzerinde kontrol sağlanamaması erken boşalma için önemli iki kriterdir.

Erken boşalma psikolojik nedenlerle olabileceği gibi fiziksel olarak tanımlanmış sorunlar, ilaç ya da madde kullanımı gibi psikolojik tabandan ayrılan etkenler de erken boşalmaya neden olabilir.

Bunun yanı sıra öğrenme, cinsel inançlar, performans anksiyetesi, ilişki içinde yaşanan iletişim problemleri veya çatışmalar erken boşalmanın psikolojik etmenlerinin parçası olabilir.
 

Erken boşalmanın üstesinden gelmek                    

Farmakolojik tedavilerin psikolojik kökenli erken boşalmanın önlenmesinde çok fazla etkili olmadığını, boşalmanın kontrolünün ancak öğrenme yoluyla yeniden oluşturulması gerektiğini yapılan araştırmalar neticesinde artık daha iyi biliyoruz.

Terapi seanslarında özellikle erken boşalmaya neden olabilecek faktörler üzerinde durulup, kontrolün tekrar kazanılması ya da yeniden oluşturulması amaçlanır.
 

Erektil disfonksiyon (Sertleşme bozukluğu)

Diğer cinsel işlev bozukluklarında olduğu gibi sertleşme problemlerinin de tek bir nedeni yoktur. Organik yani fiziksel herhangi bir rahatsızlığın ya da kullanılan ilaçların bir sonucu olarak da erkeklere sertleşme problemlerine rastlanabilir.

İlişkisel faktörler sertleşme problemlerinde sıklıkla karşımıza bir neden olarak çıkar. Çatışma, iletişim problemleri, ilişki içinde yaşanan güven problemleri sertleşme sorunlarına neden olabilir.

Sadece ilişkisel ya da organik problemler değil bireysel sorunlarda cinsel yaşam üzerinde etkilidir. Psikolojik travmalar da sertleşme bozukluğuna neden olabilir. Cinsel istismara uğramak, cinsellikle ilgili olumsuz bir deneyime sahip olmak ya da performans kaygısı gibi faktörler cinsellik üzerinde etkilidir.
 

Vajinismus ve disparoni

Vajinismus ve disparoni ağrı, cinsel birleşmeyi içeren bozukluklardır. Vajinismus, vajinanın dış üçte birindeki kaslarda birleşmeyi engelleyecek biçimde, sürekli ya da yineleyici istem dışı kasılmalar nedeniyle cinsel birleşmenin gerçekleşememesine verilen isimdir.  Bu kasılmalar kişinin kontrolünde değildir. Cinsel ilişki kısmi olarak ya da kasılmalara bağlı olarak acılı bir şekilde gerçekleşir. Vajinismus genellikle ilk cinsel ilişki sırasında ortaya çıkar. Fakat bu durum sonradan da gerçekleşebilir. Daha önceden ilişki sırasında böyle bir şikayet yokken sonradan cinsel birleşme sırasında kasılma ya da acı şikayetleri olabilir.

Vajinismus, hem bireysel hem çift ilişkisini yıpratıcı bir bozukluktur. Kendi kendine geçmez. Vajinismus konusunda eğitim almış cinsel terapistler size yardımcı olabilirler. Çiftler genellikle sorunun kendi kendine ortadan kalkmasını bekler ya da sorunu yok saymayı tercih eder. Bu yanlış bir yaklaşımdır. Sorun kendi kendine geçmediği gibi hem kişilerin hem de ilişkinin üzerinde ciddi baskı oluşturur.

Vajinismus ve terapisi hakkında detaylı bilgi almak için sitede yer alan EMDR ve Vajinismus yazımıza göz atabilirsiniz.
 

Cinsel isteksizlik

Cinsel işlev bozukluğu çatısı altında değerlendirilen cinsel isteksizlik hem kadınlarda hem erkeklerde gözlenen ve cinsel hayatı sekteye uğratan bir sorundur. Bir birey cinsel isteksizlik yaşıyorsa cinsel anlamda uyarılma belirtisi göstermez. Bu durum kadınlarda kuruluk erkeklerde sertleşme sorunları olarak kendini gösterebilir. Kişiler cinsel ilişkiye karşı tiksinti geliştirebilir hiçbir şey hissetmeyebilir hatta fiziksel temastan kaçınabilir.

Cinsel isteksizlik başka psikolojik problemlerin sonucu olarak ortaya çıkabileceği gibi tek başına da gözlemlenebilir. Örneğin, cinsellikle bağlantılı olmayan depresyonun bir sonucu olarak cinsel isteksizlik görülebilir.

Cinsel ilişkinin başlayabilmesi için cinsel uyarım(cinsel istek) oluşması gerekir. Cinsel uyarım cinsel birleşme için gerekli fizyolojik değişimlerin oluşmasının fitilini ateşler. Cinsel isteksizlik, cinsel birleşme için gerekli basamakların henüz birinci basamağında sorun olduğunun göstergesidir.

Cinsel isteksizliğe, bireysel ve ilişkisel sorunlar neden olabilir. Olumsuz cinsel deneyimler, partner ile yaşanan sorunlar, günlük stres kaynakları bu nedenlerden bazılarıdır.

 

Cinsel terapi nedir?

Cinsel terapi, organik bir nedene bağlı olmayan, cinsel ilişkiyi olumsuz etkileyen ve süreğen olan, kişilerin günlük işlevlerini doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyen cinsel problemlerin ortadan kaldırılması amaçlayan terapi çeşididir.

Cinsel terapi uygulamaları, özel olarak cinsel terapi konusunda eğitim almış kişiler tarafından uygulanır. Cinsel terapilerde başarı oranı oldukça yüksektir. Terapi süresi kişiden kişiye farklılık gösterir. Detaylı cinsel öykü alındıktan sonra cinsel birleşmeye engel olan inanç ve davranışlar üzerinde durulur. Cinsel terapi egzersizleri ile terapi desteklenir.

Uzman Psikolog Zeynep Kaya